TürkischDeutsch 
Direkte Treffer
ağzın geri tarafı {i} [anat]der Rachen {m}
ağzına bal sürmek {allg} jemandem Honig um den Mund schmieren {allg}
ağzına bal sürmek {allg} jemandem Honig ums Maul schmieren {allg}
ağzına bir parmak bal çalmak {fi} abspeisen {v}
ağzına dek dolu {adv} gestrichen {adv}
ağzına geleni söylemek {itr} donnern {itr}
ağzına kadar doldurmak {fi} Anfüllen {v}
ağzına kadar doldurmak {fi} ausschütten {v}
ağzına kadar doldurmak {v} voll füllen {v}
ağzına kadar doldurmak {v} voll gießen {v}
ağzına kadar dolmak {allg} anfüllen {allg}
ağzına kadar dolu {allg} gesteckt voll {allg}
ağzına kadar dolu {s} proppenvoll {adj}
ağzına kadar dolu {s} randvoll {adj}
ağzına kadar dolu {allg} schwappend voll {allg}
ağzına kadar dolu {s} übervoll {adj}
ağzına kadar dolu olmak {allg} bis auf den letzten Platz besetzt sein {allg}
ağzına layık {allg} nach jds Geschmack {allg}
ağzına sahip {s} wortgewandt {adj}
ağzına sahip olmak {allg} seine Zunge zügeln {allg}
ağzına sıçmak {allg} übers Maul fahren {allg}
ağzında bakla ıslanmamak {fi} ausschwatzen {v}
ağzında gevelemek {v} kauen {v}
ağzında gevelemek {itr} mummeln {itr}
ağzındaki baklayı çıkarmak {fi} die Katze aus dem Sack lassen {v}
ağzından çıkan lafa dikkat etmek {allg} jedes Wort auf die Goldwaage legen {allg}
ağzından kaçırmak {fi} ausplaudern {v}
ağzından kaçırmak {itr} [bitk]platzen {itr}
ağzından kaçırmak {fi} verplappern {v}
ağzından kaçırmamak {v} verschweigen {v}
ağzından kaçmak {fi} herausrutschen {v}
ağzından kapmak {fi} entlocken {v}
ağzından kapmak {fi} herausrutschen {v}
ağzından kerpetenle laf alınan {s} maulfaul {adj}
ağzından kerpetenle laf almak {allg} jemandem die Würmer einzeln aus der Nase ziehen {allg}
ağzından laf açmak {fi} aufschnappen {v}
ağzından laf almaya çalışmak {fi} ausquetschen {v}
ağzından laf çıkmamak {allg} nichts ausplaudern {allg}
ağzından laf çıkmaz {s} mundfaul {adj}
ağzından laf çıkmaz {s} verschwiegen {adj}
ağzından laf kaçırma {i} der Ausrutscher {m}
ağzından söz almak {v} entlocken {v}
ağzından yel alsın! {allg} mal den Teufel nicht an die Wand {allg}
ağzını açmayan {s} wortlos {adj}
ağzını aramak {fi} aushorchen {v}
ağzını aramak {allg} jemandem auf den Zahn fühlen {allg}
ağzını bir karış açmak {allg} [Redw.]den Mund aufsperren {allg}
ağzını bozmak {allg} das Maul aufreißen {allg}
ağzını burnunu kırmak {fi} durchbläuen {v}
ağzını çalkamak {allg} den Mund abspülen {allg}
ağzını fazla açmadan {allg} nicht lange fackeln {allg}
ağzını hayıra açmamak {allg} den Teufel an die Wand malen {allg}
ağzını kapamak {v} knebeln {v}
ağzını şapırdatmak {itr} schmatzen {itr}
ağzını şapırdatmak {fi} schnalzen {v}
ağzını tıkamak {fi} jemandem den Mund stopfen {v}
ağzını tıkamak {v} knebeln {v}
ağzını tutmak {fi} den Mund halten {v}
ağzını tutmak {allg} die Klappe halten {allg}
ağzını yoklamak {allg} auf den Busch klopfen {allg}
ağzını yoklamak {fi} ausholen {v}
ağzını yoklamak {allg} jemandem auf den Zahn fühlen {allg}
ağzını yoklamak {fi} vorfühlen {v}
ağzının payını vermek {v} ducken {v}
ağzının payını vermek {fi} zusammenstauchen {v}
ağzının suyu akmak {itr} sabbern {itr}
ağzının tadını bilen {i} der Feinschmecker {m}
ağzının tadını bilen {i} die Feinschmeckerin {f}
ağzının tadını bilen kişi {i} der Lecker {m}
ağzının tadını bilmek {fi} ein Leckermaul sein {v}
ağzının tadını bozmak {allg} madig machen {allg}
ağzınla kuş tutsan bile {allg} und wenn du dich auf den Kopf stellst {allg}
Indirekte Treffer
ağzın geri tarafı {i} [anat]der Rachen {m}