TürkischDeutsch 
Direkte Treffer
hakları çiğnemek {allg} das Recht mit Füßen treten {allg}
hakları düşürücü süre {i} [huk]die Ausschließungsfrist {f}
hakları düşürücü süre {i} [huk]der Ausschlussfrist {m}
hakların birleşmesi {i} die Anspruchskonkurrenz {f}
hakların birleşmesi {allg} Konkurrenz von Rechten {allg}
hakların tanınması için yapılan grev {i} der Anerkennungsstreik {m}
hakların toplanması {i} die Anspruchsmehrheit {f}
haklarından mahrum etme {i} die Entrechtung {f}
haklarından vazgeçmek {allg} seine Rechte abgeben {allg}
haklarından yoksun {s} entrechtet {adj}
haklarından yoksun {s} rechtlos {adj}
haklarından yoksun bırakmak {allg} das Recht absprechen {allg}
haklarından yoksun bırakmak {v} entrechten {v}
hakları geri vermek {fi} [huk]wieder einsetzen {v}
hakları tanımak {allg} [huk]seine Rechte kennen {allg}
Indirekte Treffer
alacak hakları {ç} die Forderungsrechte {pl}
amme hakları {i} [huk]die Grundrechte {f}
Avrupa İnsan Hakları Divanı {i} der Europäischer Gerichtshof für Menschenrechte {m}
Avrupa insan hakları komisyonu {allg} Europäische Kommission für Menschenrechte {allg}
Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi {i} [huk]der Europäischer Gerichtshof für Menschenrechte {m}
Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi {i} [huk]die Europäische Konvention zum Schutz der Menschenrechte {f}
Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi {i} die Europäische Konvention zum Schutz der Menschenrechte und Grundfreiheiten {f}
aynı hakları vermek {fi} gleichstellen {v}
azınlık hakları {i} der Minderheitsrechte {m}
azınlıkların hakları {ç} die Minderheitsanteile {pl}
azınlıkların yasal hakları {ç} [huk]die Minderheitsrechte {pl}
Çocuk Hakları Sözleşmesi {allg} Abkommen über Kinderrechte {allg}
denetim kurulu huzur hakları {ç} die Aufsichtsratsvergütungen {pl}
denetim kurulu huzur hakları {ç} die Aufsichtsratstantiemen {pl}
denetim kurulu huzur hakları {ç} die Aufsichtsratsbezüge {pl}
emeklilik hakları olan çalışma {allg} ruhegehaltsfähige Beschäftigung {allg}
evlilik hakları {allg} eheliche Rechte {allg}
hakları çiğnemek {allg} das Recht mit Füßen treten {allg}
hakları düşürücü süre {i} [huk]der Ausschlussfrist {m}
hakları düşürücü süre {i} [huk]die Ausschließungsfrist {f}
hasta hakları {allg} Patientenrechte pl {allg}
hasta hakları {ç} die Patientenrechte {pl}
huzur hakları {ç} die Diäten {pl}
insan hakları {ç} die Menschenrechte {pl}
İnsan Hakları Beyannamesi {allg} Erklärung der Menschenrechte {allg}
insan hakları savunucusu {i} der Menschenrechtler {m}
kadın hakları {i} die Frauenrechte {f}
kadın hakları hareketi {i} die Frauenbewegung {f}
kadın hakları savunucusu {i} der Frauenrechtler {m}
kiracı hakları {ç} die Mieterrechte {pl}
kişi varlığı hakları {i} das Rechtsgut {n}
kişi varlığı hakları {i} das Individualrechtsgut {n}
kişilik hakları {allg} [huk]fundamentale Rechte {allg}
lisans hakları {ç} die Lizenzrechte {pl}
maden hakları {i} das Bergregal {n}
Malsahibi hakları {i} [mim]die Eigentümerrechte {f}
medeni ve siyasi hakları kaybetme {i} [huk]der Ehrverlust {m}
memnu hakları iade etmek {fi} rehabilitieren {v}
miras hakları {i} die Erbantwartschaft {f}
özgürlük hakları {i} das Freiheitsrecht {n}
sahneleme hakları {ç} [tiy]die Bühnenrechte {pl}
sahneleme hakları {ç} [tiy]die Aufführungsrechte {pl}
siyasi veya sivil hakları koruyan oldukça fazla insanın bir araya gelerek bir birlik kurması {i} die Einheitsfront {f}
tazminat hakları {ç} die Haftungsansprüche {pl}
tazminat hakları talep ve dava etme {allg} Geltendmachung von Ersatzansprüchen {allg}
tekel hakları {ç} die Alleinrechte {pl}
tüketici hakları {ç} [tic]die Verbraucherrechte {pl}
tüm kişi varlığı hakları {i} das Universalrechtsgut {n}
üçüncü kişilerin tazminat hakları {allg} Haftungsansprüche Dritter {allg}
vatandaşlık hakları {allg} bürgerliche Ehrenrechte {allg}
vatandaşlık hakları {ç} die Bürgerrechte {pl}
vatandaşlık hakları {i} das Bürgerrecht {n}
vatandaşlık hakları {allg} bürgerliche Rechte {allg}
vatandaşlık hakları hareketi {i} die Bürgerrechtsbewegung {f}
yabancı hakları {i} [huk]das Ausländerrecht {n}
yurttaşlık hakları {ç} die Ehrenrechte {pl}
yurttaşlık hakları {ç} die Bürgerrechte {pl}
yurttaşlık hakları {i} das Bürgerrecht {n}
yurttaşlık hakları {allg} bürgerliche Ehrenrechte {allg}