DeutschTürkisch 
Direkte Treffer
die Frau {f} avrat {i}
die Frau {f} bayan {i}
die Frau {f} {i}
die Frau {f} hanım {i}
die Frau {f} hanımefendi {i}
die Frau {f} kadın {i}
die Frau {f} karı {i}
das Frauchen {n} kadıncık {i}
das Frauchen {n} karıcık {i}
das Frauchen {n} kedi sahibesi {i}
das Frauchen {n} köpek sahibesi {i}
Frauen rauben {allg} kadın kaçırmak {allg}
die Frauenabteilung {f} [Med.]nisaiye {i}
die Frauenarbeit {f} kadınlara özgü işler {i}
die Frauenarbeitslosigkeit {f} kadınlar arasındaki işsizlik {i}
der Frauenarzt {m} jinekolog {i}
der Frauenarzt {m} kadın doktoru {i}
die Frauenärztin {f} jinekolog {i}
die Frauenärztin {f} kadın doktoru {i}
die Frauenausbildung {f} kadın eğitimi {i}
Frauenbeauftragter {fm} kadın sorunları görevlisi {fm}
die Frauenbewegung {f} feminizm {i}
die Frauenbewegung {f} kadın hakları hareketi {i}
die Frauenbrust {f} kadın göğsü {i}
die Frauenbrust {f} kadın memesi {i}
die Frauendistel {f} lahana {i}
die Frauendistel {f} sapsız diken {i}
die Frauendistel {f} yabani lahana {i}
die Frauenehre {f} kadınlık gururu {i}
die Frauenemanzipation {f} kadın erkek eşitliği {i}
die Frauenemanzipation {f} kadınların erkeklerle eşit haklara sahip olması {i}
die Frauenerwerbstätigkeit {f} kadınların faaliyet göstererek kazanç sağlaması {i}
der Frauenfeind {m} kadın düşmanı {i}
frauenfeindlich {adj} kadın aleyhine {s}
frauenfeindlich {adj} kadın karşıtı {s}
das Frauengefängnis {n} kadın hapishanesi {i}
das Frauengemach {n} harem {i}
das Frauengemach {n} haremlik {i}
das Frauengut {n} şahsi mal {i}
das Frauenhaar {n} baldırıkara {i}
das Frauenhaar {n} kadın saçı {i}
das Frauenhaarfarn {n} baldırıkara {i}
das Frauenhaarfarn {n} fatmasaçı {i}
das Frauenhaarfarn {n} ishal otu {i}
das Frauenhaarfarn {n} karabaldır {i}
das Frauenhaarfarn {n} venüssaçı {i}
frauenhaft {adj} efemine erkek {s}
frauenhaft {adj} kadına yakışır şekilde {s}
frauenhaft {adj} kadınca {s}
frauenhaft {adj} kadınımsı {s}
der Frauenhass {m} kadın düşmanlığı {i}
das Frauenhaus {n} kadın evi {i}
das Frauenhaus {n} kadın sığınma yurdu {i}
das Frauenhaus {n} kadınlar evi {i}
die Frauenheilkunde {f} [Med.]jinekoloji {i}
die Frauenheilkunde {f} kadın doktorluğu {i}
die Frauenheilkunde {f} kadın hekimliği {i}
der Frauenheld {m} çapkın {i}
der Frauenheld {m} hovarda {i}
der Frauenheld {m} kadın düşkünü {i}
die Frauenherrschaft {f} kadın egemenliği {i}
die Frauenherrschaft {f} kadın saltanatı {i}
die Frauenkleidung {f} bayan giysisi {i}
die Frauenkleidung {f} kadın elbisesi {i}
die Frauenklinik {f} kadın kliniği {i}
das Frauenkloster {n} rahibe manastırı {i}
die Frauenkrankheit {f} [Med.]jinekolojik hastalık {i}
die Frauenkrankheit {f} [Med.]kadın hastalığı {i}
die Frauenkrankheiten {pl} kadın hastalıkları {ç}
das Frauenleiden {n} [Med.]kadın hastalığı {i}
die Frauenlist {f} kadının fendi {i}
der Frauenmantel {m} [Bot.]aslan pençesi {i}
der Frauenmantel {m} kadın mantosu {i}
die Frauenquote {f} [Pol.]kadın kotası {i}
die Frauenrechte {f} kadın hakları {i}
der Frauenrechtler {m} feminist {i}
der Frauenrechtler {m} kadın hakları savunucusu {i}
die Frauenrechtlerin {f} feminist kadın {i}
der Frauenrock {m} etek {i}
die Frauenrolle {f} [Theat]kadın rolü {i}
Indirekte Treffer
die angesehene Frau {allg} saygın kadın {allg}
aufgeblasene Frau {allg} kibirli kadın {allg}
ausgehaltene Frau {allg} metres {allg}
ausgehaltene Frau {allg} kapatma {allg}
berufstätige Frau {allg} çalışan kadın {allg}
betriebsame Frau {allg} hamarat kadın {allg}
bewegliche Frau {allg} hamarat kadın {allg}
biedere Frau {allg} kadıncağız {allg}
bildschöne Frau {allg} afet gibi kadın {allg}
bildschöne Frau {allg} bir içim su kadın {allg}
bildschöne Frau {allg} bebek gibi kadın {allg}
bissige Frau {allg} mahalle karısı {allg}
bissige Frau {allg} hırçın kadın {allg}
blendende Frau {allg} çok güzel kadın {allg}
blendende Frau {allg} göz kamaştırıcı kadın {allg}
die besagte Frau {allg} anılan kadın {allg}
die besagte Frau {allg} adı geçen kadın {allg}
Die Ehre einer Frau ist viel wichtiger als ihr Leben {allg} Karının kanı bir kuruş namusu yüz kuruş {allg}
die Frau stillt ihr Kind {allg} Kadın çocuğunu emziriyor {allg}
die nämliche Frau {allg} aynı kadın {allg}
Diese junge Frau hatte einen Kaiserschnitt {allg} Bu genç kadın sezaryenle doğum yaptı {allg}
eine Frau {allg} bir kadın {allg}
eine Frau heimführen {allg} bir kızla evlenmek {allg}
eine Frau nehmen {allg} karı almak {allg}
eine Frau suchen {allg} evlenmek istemek {allg}
eine Frau vernaschen {allg} geçici bir aşk macerası yaşamak {allg}
eine Frau vernaschen {allg} bir kadınla hoşça vakit geçirme {allg}
eine gepflegte Frau {allg} bakımlı bir kadın {allg}
eine häusliche Frau {allg} idareli bir kadın {allg}
eine häusliche Frau {allg} becerikli bir ev kadını {allg}
eine mitfühlende Frau {allg} anlayışlı bir kadın {allg}
einer Frau nachlaufen {allg} bir kadının peşinden koşmak {allg}
einer Frau nachstehen {allg} bir kadının peşine takılmak {allg}
gefallene Frau {allg} düşkün {allg}
gefallene Frau {allg} ahlaksız kadın {allg}
gnädige Frau {allg} sayın bayan {allg}
gnädige Frau {allg} hanımefendi {allg}
junge Frau {allg} genç kadın {allg}
kaltblütige Frau {allg} soğukkanlı kadın {allg}
legitime Frau {allg} resmi nikahlı {allg}
Mann und Frau spielen {allg} evcilik oynamak {allg}
meine Frau {allg} benim karım {allg}
Meine Frau ist schwanger {allg} Karım hamile {allg}
ohne Begleitung der Frau {allg} damsız {allg}
schöne Frau {allg} piliç {allg}
schöne Frau {allg} güzel kadın {allg}
schöne Frau {allg} fıstık {allg}
Sehr geehrte Frau {allg} Sayın Bayan! {allg}
studierte Frau {allg} üniversite mezunu kadın {allg}
um eine Frau scharwenzeln {allg} kadına kur yapmak {allg}
welche Frau {allg} hangi kadın? {allg}
zweite Frau {allg} kuma {allg}