TürkischDeutsch 
Direkte Treffer
renk {i} die Farbe {f}
renk {s} [mat]farblos {adj}
renk {i} die Färbung {f}
renk açmak {v} brechen {v}
renk artması {i} die Farbzunahme {f}
renk atma {i} der Farbumschlag {m}
renk atmak {fi} ausgehen {v}
renk atmak {allg} färben {allg}
renk atmaz {s} echt {adj}
renk belirleme {i} die Farbbestimmung {f}
renk bilgisi {i} die Farbenkunde {f}
renk bilgisi {i} die Farbenlehre {f}
renk bilimi {i} die Farbenkunde {f}
renk bilimi {i} die Farbenlehre {f}
renk dağılımı {i} die Farbenzerstreuung {f}
renk değeri {i} der Farbwert {m}
renk değişimi {i} der Farbumschlag {m}
renk degiştirme {i} [hayb]die Schutzfärbung {f}
renk değiştirmek {allg} die Farbe wechseln {allg}
renk derecesi {i} der Farbton {m}
renk farkı {i} die Farbabweichung {f}
renk farkı {i} die Nuance {f}
renk farkı {i} der Ton {m}
renk filtresi {i} das Farbfilter {n}
renk harmonisi {i} die Farbenharmonie {f}
renk hassaslığı {i} [fot]die Farbempfindlichkeit {f}
renk karıştırma {i} das Farbenmischen {n}
renk kataloğu {i} der Farbenatlas {m}
renk kataloğu {i} die Farbenkarte {f}
renk katmak {fi} ausmalen {v}
renk kombinasyonu {i} die Farbenzusammenstellung {f}
renk körlüğü {i} [hek]die Achromatopsie {f}
renk körlüğü {i} [hek]die Farbenblindheit {f}
renk körlüğü {i} [hek]die Rotgrünblindheit {f}
renk koyuluğu {i} die Farbtiefe {f}
renk ölçme {i} die Kolorimetrie {f}
renk ölçme aleti {i} der Farbmesseapparat {m}
renk ölçücü {i} der Farbmesser {m}
renk ölçüm cihazı {i} der Farbmesseapparat {m}
renk parlaklığı {i} die Farbhelligkeit {f}
renk renk {s} kunterbund {adj}
renk renk {i} der Panasch {m}
renk renk olmak {itr} changieren {itr}
renk sayısı {i} die Farbzahl {f}
renk seçimi {i} die Farbengebung {f}
renk tayini {i} die Farbbestimmung {f}
renk testi {i} die Farbprüfung {f}
renk tipi {i} die Farbtype {f}
renk tonu {i} der Farbton {m}
renk uçukluğu {i} die Blässe {f}
renk uyumu {i} die Farbenharmonie {f}
renk uyumu {i} die Farbharmonie {f}
renk uyumu {i} die Farbzusammenstellung {f}
renk uyumu {allg} Harmonie der Farben {allg}
renk verici madde {i} der Farbstoff {m}
renk verme {i} die Färbung {f}
renk verme {i} das Kolorit {n}
renk verme {i} [kim]die Tinktion {f}
renk verme {i} [fot]die Tönung {f}
renk vermek {fi} abtönen {v}
renk vermek {v} färben {v}
renk vermek {v} kolorieren {v}
renk vermek {allg} selbst entlarven {allg}
renk vermek {v} [kim]tingieren {v}
renk vermek {v} tönen {v}
renk vermekte yetenekli ressam {i} der Kolorist {m}
renk vermez {s} farbecht {adj}
renk vermez {s} waschecht {adj}
renk yelpazesi {i} die Farbskala {f}
renkçi {i} der Kolorist {m}
renkdeşlik {i} die Gleichfarbigkeit {f}
renkkörlüğü {i} die Farbenblindheit {f}
renkkörü {s} farbenblind {adj}
renkküre {i} [gökb]die Chromosphäre {f}
renkle ilgili {s} farblich {adj}
renklendirici {i} der Farbstoff {m}
renklendirme {i} die Farbengebung {f}
renklendirme {i} die Farbgebung {f}
renklendirme {i} [fot]die Tonung {f}
renklendirme gücü {i} die Farbstärke {f}
Indirekte Treffer
açık doru renk {s} goldbraun {adj}
açık renk {s} hellfarben {adj}
açık renk bira {i} die Helle {f}
al renk {i} das Rot {n}
ana renk {i} [müz]der Grundton {m}
ana renk {i} die Grundfarbe {f}
ana renk {i} die Hauptfarbe {f}
asıl renk {i} die Hauptfarbe {f}
bazı kristallerin bakış açısına göre renk değiştirmesi {i} der Dichroismus {m}
bej renk {i} das Beige {n}
beyaz renk {i} das Weiß {n}
bozulmayan renk {allg} echte Farben {allg}
diğer renklerle karıştırıldığında beyaz renk oluşturan renk {i} die Komplementärfarbe {f}
doğal renk {i} die Zeichnung {f}
doğal renk {i} die Naturfarbe {f}
doğal renk {s} Beige {adj}
esmer renk {i} die Bräune {f}
farklı yönden bakıldığında farklı renk gösterme özelliği {i} der Pleochroismus {m}
fotoğrafa renk verme {i} [fot]die Tonung {f}
göze renk veren tabaka {i} [anat]die Iris {f}
gümüşi renk {s} silbergrau {adj}
hafif renk vermek {v} tönen {v}
haki renk {i} das Khaki {n}
haki renk {i} die Erdfarbe {f}
kana renk veren madde {i} [hek]der Blutfarbstoff {m}
kanda oksijen azlığı sonucu cildin ve mukozalarm mor-mavimsi bir renk alması {i} die Zyanose {f}
kanın normal dolaşım yolundan çıkarak gittiği yerde verdiği renk değişikliği {s} [hek]blutunterlaufen {adj}
karşıt renk {i} die Kontrastfarbe {f}
kırmızı renk {i} das Rot {n}
kırmızı renk almak {fi} röten {v}
kızıl renk {i} das Rot {n}
kontra renk {i} die Kontrastfarbe {f}
koyu renk {i} die Bräune {f}
koyu renk basarak belirgin hale getirmek {fi} auszeichnen {v}
koyu renk basarak belli etme {i} die Auszeichnung {f}
koyu renk ile boyama {i} die Dunkelfärbung {f}
maddenin belli bir ısıda renk değiştirmesi {i} die Thermochromie {f}
metalik renk {i} die Metallfarbe {f}
milli renk {i} die Nationalfarbe {f}
moda olan renk {i} die Modefarbe {f}
moda renk {i} die Modefarbe {f}
mor renk {i} das Violett {n}
organizmanın oluşturduğu renk veren madde {i} das Pigment {n}
pastel renk {i} die Pastellfarbe {f}
pembe renk {i} das Rosa {n}
pigment birikimi nedeniyle deride oluşan renk değişimi {i} die Pigmentation {f}
renk açmak {v} brechen {v}
renk artması {i} die Farbzunahme {f}
renk atma {i} der Farbumschlag {m}
renk atmak {allg} färben {allg}
renk atmak {fi} ausgehen {v}
renk atmaz {s} echt {adj}
renk belirleme {i} die Farbbestimmung {f}
renk bilgisi {i} die Farbenlehre {f}
renk bilgisi {i} die Farbenkunde {f}
renk bilimi {i} die Farbenlehre {f}
renk bilimi {i} die Farbenkunde {f}
renk dağılımı {i} die Farbenzerstreuung {f}
renk değeri {i} der Farbwert {m}
renk değişimi {i} der Farbumschlag {m}
renk degiştirme {i} [hayb]die Schutzfärbung {f}
renk değiştirmek {allg} die Farbe wechseln {allg}
renk derecesi {i} der Farbton {m}
renk farkı {i} der Ton {m}
renk farkı {i} die Nuance {f}
renk farkı {i} die Farbabweichung {f}
renk filtresi {i} das Farbfilter {n}
renk harmonisi {i} die Farbenharmonie {f}
renk hassaslığı {i} [fot]die Farbempfindlichkeit {f}
renk karıştırma {i} das Farbenmischen {n}
renk kataloğu {i} die Farbenkarte {f}
renk kataloğu {i} der Farbenatlas {m}
renk katmak {fi} ausmalen {v}
renk kombinasyonu {i} die Farbenzusammenstellung {f}
renk körlüğü {i} [hek]die Farbenblindheit {f}
renk körlüğü {i} [hek]die Achromatopsie {f}
renk körlüğü {i} [hek]die Rotgrünblindheit {f}