TürkischDeutsch 
Direkte Treffer
kafası almak {v} begreifen {v}
kafası ambale olmak {allg} den Kopf voll haben {allg}
kafası basan {s} sachverständig {adj}
kafası basma {i} die Vernunft {f}
kafası basmak {v} begreifen {v}
kafası basmak {v} bekappen {v}
kafası basmak {fi} erfassen {v}
kafası basmak {allg} von einer Sache verstehen {allg}
kafası basmak {itr} schalten {itr}
kafası basmak {fi} überzeugt sein {v}
kafası basmak {v} verstehen {v}
kafası basmak {fi} wegbekommen {v}
kafası basmama {i} die Unverständigkeit {f}
kafası basmama {i} die Unverständlichkeit {f}
kafası basmamak {allg} nicht fassen können {allg}
kafası basmayan {s} unverständig {adj}
kafası basmaz {s} einfältig {adj}
kafası bulanık {s} konfus {adj}
kafası bulanmak {fi} absein {v}
kafası bulutlu {s} beschwipst {adj}
kafası çakmak {fi} aufblitzen {v}
kafası çalışır {s} intelligent {adj}
kafası dumanlı {s} angesäuselt {adj}
kafası dumanlı {s} benommen {adj}
kafası esmek {fi} durchschießen {v}
kafası hep kıyak {i} der Saufaus {m}
kafası hep kıyak {i} der Saufbold {m}
kafası hep kıyak {i} der Saufbruder {m}
kafası karışık {s} verwirrt {adj}
kafası karışık kimse {i} der Strudelkopf {m}
kafası karışık kişi {i} der Wirrkopf {m}
kafası karışmak {allg} abgespannt sein {allg}
kafası karışmak {fi} absein {v}
kafası karışmak {allg} irre werden {allg}
kafası kıyak {s} angetrunken {adj}
kafası kıyak {s} benebelt {adj}
kafası kıyak {s} besäuselt {adj}
kafası kıyak {s} besoffen {adj}
kafası kıyak {s} betrunken {adj}
kafası kıyak {s} duhn {adj}
kafası kıyak {s} dun {adj}
kafası kıyak {s} knülle {adj}
kafası kıyak {s} selig {adj}
kafası kıyak {s} [ed]trunken {adj}
kafası kıyak {s} voll {adj}
kafası kıyak kişi {fm} Besoffene {fm}
kafası kıyaklık {i} [hayb]der Spitz {m}
kafası kıyaklık {i} die Trunkenheit {f}
kafası kolay basmamak {allg} eine lange Leitung haben {allg}
kafası takılmak {itr} stolpern {itr}
kafasına dan etmek {fi} eingehen {v}
kafasına dank ettirmek {fi} abmessen {v}
kafasına geçirmek {a} aufstülpen {a}
kafasına girmek {allg} einhämmern {allg}
kafasına göre hareket etmek {fi} schalten und walten {v}
kafasına göre takılan {s} eigenwillig {adj}
kafasına koymak {fi} setzen {v}
kafasına koymak {fi} mit einem Gedanken tragen {v}
kafasına sokmak {fi} beibringen {v}
kafasına sokmak {fi} einbläuen {v}
kafasına sokmak {fi} einbleuen {v}
kafasına sokmak {fi} eindrillen {v}
kafasına sokmak {fi} einprägen {v}
kafasına sokmak {allg} begreiflich machen {allg}
kafasında canlandırmak {allg} schwebt etw vor {allg}
kafasında canlandırmak {fi} vorschweben {v}
kafası bir şeye takan kişi {i} der Sinnierer {m}
kafası bulandırmak {v} vergiften {v}
kafası dinlemek {fi} ausruhen {v}
kafası dinlemek {fi} entspannen {v}
kafası duvardan duvara vurmak {v} bereuen {v}
kafası karıştırma {i} die Überredung {f}
kafası karıştırmak {fi} beirren {v}
kafası karıştırmak {fi} irremachen {v}
kafası karıştırmak {v} überreden {v}
kafası kesmek {fi} köpfen {v}
kafası meşgul etmek {v} bohren {v}
kafası uçurmak {v} köpfen {v}
kafasıyla hareket eden {s} vernünftig {adj}
kafasız {s} dumm {adj}
Indirekte Treffer
bölme kafası {i} [tek]der Teilkopf {m}
dövülen perçin kafası {i} der Nietschließkopf {m}
kafası almak {v} begreifen {v}
kafası ambale olmak {allg} den Kopf voll haben {allg}
kafası basan {s} sachverständig {adj}
kafası basma {i} die Vernunft {f}
kafası basmak {itr} schalten {itr}
kafası basmak {allg} von einer Sache verstehen {allg}
kafası basmak {fi} wegbekommen {v}
kafası basmak {fi} erfassen {v}
kafası basmak {v} verstehen {v}
kafası basmak {v} bekappen {v}
kafası basmak {fi} überzeugt sein {v}
kafası basmak {v} begreifen {v}
kafası basmama {i} die Unverständlichkeit {f}
kafası basmama {i} die Unverständigkeit {f}
kafası basmamak {allg} nicht fassen können {allg}
kafası basmayan {s} unverständig {adj}
kafası basmaz {s} einfältig {adj}
kafası bulanık {s} konfus {adj}
kafası bulanmak {fi} absein {v}
kafası bulutlu {s} beschwipst {adj}
kafası çakmak {fi} aufblitzen {v}
kafası çalışır {s} intelligent {adj}
kafası dumanlı {s} angesäuselt {adj}
kafası dumanlı {s} benommen {adj}
kafası esmek {fi} durchschießen {v}
kafası hep kıyak {i} der Saufbold {m}
kafası hep kıyak {i} der Saufaus {m}
kafası hep kıyak {i} der Saufbruder {m}
kafası karışık {s} verwirrt {adj}
kafası karışık kimse {i} der Strudelkopf {m}
kafası karışık kişi {i} der Wirrkopf {m}
kafası karışmak {allg} abgespannt sein {allg}
kafası karışmak {allg} irre werden {allg}
kafası karışmak {fi} absein {v}
kafası kıyak {s} dun {adj}
kafası kıyak {s} benebelt {adj}
kafası kıyak {s} voll {adj}
kafası kıyak {s} duhn {adj}
kafası kıyak {s} angetrunken {adj}
kafası kıyak {s} [ed]trunken {adj}
kafası kıyak {s} betrunken {adj}
kafası kıyak {s} selig {adj}
kafası kıyak {s} besoffen {adj}
kafası kıyak {s} knülle {adj}
kafası kıyak {s} besäuselt {adj}
kafası kıyak kişi {fm} Besoffene {fm}
kafası kıyaklık {i} die Trunkenheit {f}
kafası kıyaklık {i} [hayb]der Spitz {m}
kafası kolay basmamak {allg} eine lange Leitung haben {allg}
kafası takılmak {itr} stolpern {itr}
kesme kafası {i} der Schneidkopf {m}
motor kafası {i} der Motorkopf {m}
perçin kafası {i} der Nietkopf {m}
su kafası {i} der Wasserkopf {m}
taşralı kafası {i} die Krähwinkelei {f}
uyluk kafası fraktürü {i} die Oberschenkelhalsfraktur {f}