DeutschTürkisch 
Abkürzungen
ans an das -i, -e
Direkte Treffer
ans Bett gefesselt {allg} yatağa bağlı {allg}
ans Bett gefesselt {allg} yatak esiri {allg}
ans Herz drücken {allg} bağrına basmak {allg}
ans Herz gewachsen sein {allg} kalbini fethetmiş olmak {allg}
ans Herz legen {allg} hararetle tavsiye etmek {allg}
ans Kreuz schlagen {allg} çarmıha germek {allg}
ans Land gehen {allg} karaya çıkmak {allg}
ans Land gespült werden {allg} karaya vurmak {allg}
ans Land gespült werden {allg} kıyıya vurmak {allg}
ans Licht bringen {allg} bir şeyi gün ışığına çıkarmak {allg}
ans Licht bringen {allg} keşfetmek {allg}
ans Ruder kommen {allg} iktidara geçmek {allg}
ans Telefon gehen {allg} [Redw.]telefona cevap vermek {allg}
ans Werk gehen {v} işe koyulmak {fi}
die Ansage {f} anons {i}
die Ansage {f} bildiri {i}
die Ansage {f} dikte {i}
die Ansage {f} duyuru {i}
die Ansage {f} ilan {i}
die Ansage {f} tebliğ {i}
ansagen {v} anons etmek {fi}
ansagen {v} bildirmek {fi}
ansagen {v} duyurmak {fi}
ansagen {v} haber vermek {fi}
ansagen {v} ilan etmek {fi}
ansagen {v} tebliğ etmek {fi}
ansägen {v} testere ile kesmek {fi}
ansagen {allg} geleceğini bildirmek {allg}
der Ansager {m} konuşmacı {i}
der Ansager {m} spiker {i}
der Ansager {m} sunucu {i}
die Ansagerin {f} spiker {i}
die Ansagerin {f} sunucu {i}
die Ansagung {f} anons {i}
die Ansagung {f} ilan {i}
ansammeln {v} biriktirmek {fi}
ansammeln {v} toplamak {fi}
ansammeln {v} [mil.]yığınak yapmak {fi}
ansammeln {v} yığmak {fi}
ansammeln {v} birikmek {fi}
ansammeln {v} toplanmak {fi}
ansammeln {v} yığılmak {fi}
die Ansammlung {f} birikinti {i}
die Ansammlung {f} birikme {i}
die Ansammlung {f} izdiham {i}
die Ansammlung {f} kalabalık {i}
die Ansammlung {f} küme {i}
die Ansammlung {f} sürü {i}
die Ansammlung {f} toplanma {i}
die Ansammlung {f} yığılma {i}
die Ansammlung {f} yığın {i}
die Ansammlung {f} yığıntı {i}
ansässig {adj} evli barklı {s}
ansässig {adj} mukim {s}
ansässig {adj} oturan {s}
ansässig {adj} sakin {s}
ansässig {a} yerleşik {a}
ansässig {adj} yerleşmiş {s}
ansässig sein {allg} ikamet etmek {allg}
ansässig sein {allg} oturmak {allg}
ansässig werden {allg} bir yere yerleşmek {allg}
ansässig werden {allg} yurt edinmek {allg}
die Ansässigkeitsbescheinigung {f} mukimlik belgesi {i}
die Ansässigkeitsurkunde {f} ikametgah ilmühaberi {i}
der Ansatz {m} ağızlık {i}
der Ansatz {m} atılım {i}
der Ansatz {m} başlangıç {i}
der Ansatz {m} başlangıç {i}
der Ansatz {m} [Tec]çapak {i}
der Ansatz {m} çıkıntı {i}
der Ansatz {m} eğilim {i}
der Ansatz {m} ek {i}
der Ansatz {m} ek parça {i}
der Ansatz {m} ek parçası {i}
der Ansatz {m} eklenti {i}
der Ansatz {m} filiz {i}
der Ansatz {m} göbek {i}
der Ansatz {m} hamle {i}
der Ansatz {m} ilave {i}
der Ansatz {m} ilk adım {i}