DeutschTürkisch 
Direkte Treffer
das Mündel {n} korumlu {i}
das Mündel {n} vesayet altında bulunan yetim çocuk {i}
das Mündel {n} vesayet altındaki kimse {i}
das Mündelgeld {n} korumlunun parası {i}
das Mündelgeld {n} vesayet altındaki çocuğun vasisi tarafınca yönlendirilen parası {i}
das Mündelgeld {n} vesayet altındaki kimsenin parası {i}
mündelsicher {a} birinci derecede sağlam {a}
mündelsicher {adj} güvenceli {s}
mündelsicher {adj} güvenilir {s}
mündelsicher {adj} güvenli {s}
mündelsichere Anlage {allg} birinci derecede sağlam plasman {allg}
mündelsichere Anlage {allg} birinci derecede sağlam yatırım {allg}
mündelsichere Anleihe {allg} birinci derecede sağlam tahvil {allg}
mündelsichere Effekten {allg} sağlam menkul değerler {allg}
mündelsichere Gelder {allg} birinci derecede emin fonlar {allg}
mündelsichere Kapitalanlage {allg} birinci derecede sağlam sermaye yatırımı {allg}
die Mündelsicherheit {f} korumlunun emniyeti {i}
die Mündelsicherheit {f} vesayet altındaki kimsenin emniyeti {i}
munden {allg} beğenmek {allg}
munden {allg} bir şey birisinin hoşuna gitmek {allg}
munden {itr} beğenmek {itr}
munden {itr} hoşuna gitmek {itr}
munden {v} lezzetli olmak {fi}
münden {itr} akmak {itr}
münden {itr} bir sonuca götürmek {itr}
münden {itr} [Verk.]çıkmak {itr}
münden {itr} dökülmek {itr}
münden {v} girmek {fi}
münden {itr} gitmek {itr}
münden {v} karışmak {fi}
münden {itr} varmak {itr}
Indirekte Treffer
in aller Munde sein {allg} dillere destan olmak {allg}
in aller Munde sein {allg} ağızdan ağıza dolaşmak {allg}
jemandem das Wort aus dem Munde nehmen {allg} birinin ağzından lafını alıp sürdürmek {allg}
jemandem das Wort im Munde herumdrehen {allg} birinin söylediklerini kasten yanlış aktarmak {allg}
jemandem nach dem Munde reden {allg} birinin ağzına göre laf etmek {allg}
jemandem nach dem Munde reden {allg} birine yağcılık etmek {allg}
vom Munde absparen {allg} boğazından kesmek {allg}