TürkischDeutsch 
Direkte Treffer
piyasada {allg} im Handel {allg}
piyasada ani bir canlanma yaşamak {itr} [tic]boomen {itr}
piyasada bulunabilir {s} [tic]greifbar {adj}
piyasada bulunan {s} gängig {adj}
piyasada bulunma {i} die Marktpräsenz {f}
piyasada bulunmak {allg} auf dem Markt zu haben sein {allg}
piyasada bulunmak {allg} im Handel sein {allg}
piyasada bulunur {allg} auf dem Markt zu haben sein {allg}
piyasada bulunur {allg} im Handel erhältlich {allg}
piyasada dönen para {i} der Geldumlauf {m}
piyasada durgunluk {i} [tic]die Geschäftsfähigkeit {f}
piyasada durgunluk olmak {fi} [tic]daniederliegen {v}
piyasada geçerli {adv} [tic]marktfähig {adv}
piyasada geçerli {a} [tic]marktgängig {a}
piyasada geçerli {a} marktüblich {a}
piyasada güven kazanmış sağlam hisse senetleri {allg} wertbeständige Aktien {allg}
piyasada hareketsizlik {i} [tic]die Absatzflaute {f}
piyasada hissedilen durgunluk belirtisi {i} [tic]die Ermüdungserscheinung {f}
piyasada normal olan {a} marktüblich {a}
piyasada satılan {s} handelsüblich {adj}
piyasada standart olan {a} marktüblich {a}
piyasada tutulan {adv} [tic]marktfähig {adv}
piyasada tutulan {a} [tic]marktgängig {a}
piyasada tutunma {i} die Existenz {f}
piyasada tutunmak {itr} [tic]existieren {itr}
piyasada yaygın işlem gören hisse senetleri {allg} gängige Aktien {allg}
piyasadaki fiyatları destekleme {i} die Marktstützung {f}
piyasadaki hisse senetlerini toplamak {allg} Aktien einziehen {allg}
piyasadaki konum {i} die Marktstellung {f}
piyasadaki para {allg} Geld in der Zirkulation {allg}
piyasadaki pozisyon {i} die Marktposition {f}
piyasadaki pozisyon {i} die Marktstellung {f}
piyasadaki ürün payı {i} [tic]der Marktanteil {m}
piyasadan kaybolmak {allg} von der Bildfläche verschwinden {allg}
piyasadan satın almak {allg} käuflich erwerben {allg}
piyasadan tedarik etmek {allg} am Markt beschaffen {allg}
Indirekte Treffer
mali piyasada gerilim {allg} Anspannung an den Finanzmärkten {allg}
piyasada ani bir canlanma yaşamak {itr} [tic]boomen {itr}
piyasada bulunabilir {s} [tic]greifbar {adj}
piyasada bulunan {s} gängig {adj}
piyasada bulunma {i} die Marktpräsenz {f}
piyasada bulunmak {allg} im Handel sein {allg}
piyasada bulunmak {allg} auf dem Markt zu haben sein {allg}
piyasada bulunur {allg} im Handel erhältlich {allg}
piyasada bulunur {allg} auf dem Markt zu haben sein {allg}
piyasada dönen para {i} der Geldumlauf {m}
piyasada durgunluk {i} [tic]die Geschäftsfähigkeit {f}
piyasada durgunluk olmak {fi} [tic]daniederliegen {v}
piyasada geçerli {a} marktüblich {a}
piyasada geçerli {a} [tic]marktgängig {a}
piyasada geçerli {adv} [tic]marktfähig {adv}
piyasada güven kazanmış sağlam hisse senetleri {allg} wertbeständige Aktien {allg}
piyasada hareketsizlik {i} [tic]die Absatzflaute {f}
piyasada hissedilen durgunluk belirtisi {i} [tic]die Ermüdungserscheinung {f}
piyasada normal olan {a} marktüblich {a}
piyasada satılan {s} handelsüblich {adj}
piyasada standart olan {a} marktüblich {a}
piyasada tutulan {a} [tic]marktgängig {a}
piyasada tutulan {adv} [tic]marktfähig {adv}
piyasada tutunma {i} die Existenz {f}
piyasada tutunmak {itr} [tic]existieren {itr}
piyasada yaygın işlem gören hisse senetleri {allg} gängige Aktien {allg}
serbest piyasada döviz kuru {allg} Devisenkurs im Freiverkehr {allg}
serbest piyasada kambiyo kuru {allg} Devisenkurs im Freiverkehr {allg}
spot piyasada altın {allg} Gold am Kassamarkt {allg}
yeteri kadar piyasada bulunmayan mal {i} die Mangelware {f}