TürkischDeutsch 
Direkte Treffer
kuyruklu yıldız {i} der Komet {m}
kuyruklu yıldız {i} [gökb]der Schweifstern {m}
Indirekte Treffer
altı uçlu yıldız {i} das Hexagramm {n}
aniden çok parlaklaşan sabit yıldız {i} [gökb]die Nova {f}
beş köşeli yıldız {i} das Pentagramm {n}
büyüden korunma amaçlı beş ışınlı yıldız {i} der Drudenfuß {m}
küçük yıldız {i} [gökb]das Sternchen {n}
kuyruklu {allg} mit Schwanz {allg}
kuyruklu {s} geschwänzt {adj}
kuyruklu çekiç {i} der Schwanzhammer {m}
kuyruklu makak {i} [hayb]der Bartaffe {m}
kuyruklu piyano {i} [müz]der Konzertflügel {m}
kuyruklu piyano {i} [müz]der Flügel {m}
kuyruklu piyano örtüsü {i} [müz]die Flügeldecke {f}
kuyruklu yalan {allg} dicker Hund {allg}
kuyruklu yalan {allg} schamlose Lüge {allg}
kuyruklu yalan söylemek {allg} das Blaue vom Himmel herunterlügen {allg}
misafir yıldız {i} der Stargast {m}
Nazi Almanya'sında Yahudi olan herkesin göğsünde taşımak zorunda olduğu yıldız sembolü {i} [pol]der Judenstern {m}
sabit yıldız {i} [gökb]der Fixstern {m}
şöhret olmamış yıldız adayı {i} das Starlet {n}
spiral şeklinde yıldız sistemi {i} [gökb]der Spiralnebel {m}
ünlü kadın yıldız {i} die Diva {f}
uzun kuyruklu baştankara {i} die Schwanzmeise {f}
uzun kuyruklu baştankara {i} die Meise {f}
uzun kuyruklu bir tür maymun {i} [hayb]die Meerkatze {f}
uzun kuyruklu Güney Amerika maymunu {i} [hayb]der Klammeraffe {m}
yıldız {i} der Stern {m}
yıldız {i} [hayb]der Star {m}
yıldız {i} der Künstler {m}
yıldız {i} [gökb]der Himmelskörper {m}
yıldız {i} [tiy]die Vedette {f}
yıldız {i} das Gestirn {n}
yıldız adayı {i} [gökb]das Sternchen {n}
yıldız adayı {i} der Nachwuchsschauspieler {m}
yıldız anahtar {i} der Sternschlüssel {m}
yıldız anasonu {i} der Sternanis {m}
yıldız anasonu {i} der Anis {m}
yıldız bağlama {i} die Sternschaltung {f}
yıldız bağlama {i} [tek]die Dreieckschaltung {f}
yıldız boyama {i} die Sternfärberei {f}
yıldız boyama makinesi {i} die Sternfärbemaschine {f}
yıldız buharlayıcı {i} der Sterndämpfer {m}
yıldız çiçeği {i} [bitk]die Dahlie {f}
yıldız çiçeği {i} die Aster {f}
yıldız çiçeği {i} [bitk]die Georgine {f}
yıldız eğrisi {i} die Sternkurve {f}
yıldız falcısı {i} der Sterndeuter {m}
yıldız falı {i} das Horoskop {n}
yıldız falı {i} die Astrologie {f}
yıldız falı {ç} die Sternzeichen {pl}
yıldız falı {i} die Sterndeutung {f}
yıldız falına bakan {i} der Astrologe {m}
yıldız havaları {allg} Starallüren {allg}
yıldız işareti {i} das Sternchen {n}
yıldız işareti {i} der Asteriskus {m}
yıldız kayması {i} die Sternschnuppe {f}
yıldız kökü {i} der Topinambur {m}
yıldız kökü {i} die Erdschocke {f}
yıldız konumu {i} [gökb]die Position {f}
yıldız kümesi {i} [gökb]der Sternhaufen {m}
yıldız kümesi {i} [gökb]die Galaxie {f}
yıldız noktası {i} der Sternpunkt {m}
yıldız şeklinde {s} sternförmig {adj}
yıldız seyir hızı {i} [gökb]die Radialgeschwindigkeit {f}
yıldız sistemleri {ç} [gökb]die Sternsysteme {pl}
yıldız sümbülü {i} [bitk]die Szilla {f}
yıldız voltaj {i} die Sternspannung {f}
yükselen yıldız {i} [gökb]die Nativität {f}