TürkischDeutsch 
Direkte Treffer
baskı {i} die Auflage {f}
baskı {i} die Ausgabe {f}
baskı {i} der Buchdruck {m}
baskı {i} der Drang {m}
baskı {i} der Druck {m}
baskı {i} die Druckerarbeit {f}
baskı {i} die Edition {f}
baskı {i} die Fessel {f}
baskı {i} der Gegenhalter {m}
baskı {i} die Gewaltherrschaft {f}
baskı {i} die Herausgabe {f}
baskı {i} die Pression {f}
baskı {i} die Supression {f}
baskı {i} die Unterdrückung {f}
baskı {i} [bas]der Werkdruck {m}
baskı {i} die Wucht {f}
baskı {i} [huk]der Zwang {m}
baskı altına alıcı {s} repressiv {adj}
baskı altına alma {i} die Unterdrückung {f}
baskı altında kalmadan {s} unbeeinflusst {adj}
baskı altında kalmadan {s} vorurteilsfrei {adj}
baskı altında kalmadan {s} vorurteilslos {adj}
baskı altında kalmadan {s} zwanglos {adj}
baskı altında tutma {i} die Repression {f}
baskı altında tutmak {v} erpressen {v}
baskı altında tutmak {v} tyrannisieren {v}
baskı altında tutmak {v} unterdrücken {v}
baskı altında tutulan {mf} Verfolgte {mf}
baskı arabası {i} [bas]der Drucktischwagen {m}
baskı aracı {i} [bas]das Druckmittel {n}
baskı blanketi {i} [bas]das Drucktuch {n}
baskı bloğu {i} [bas]die Druckform {f}
baskı bloğu {i} [bas]der Druckmodel {m}
baskı boyası {i} [bas]die Druckfarbe {f}
baskı çarığı {i} [bas]der Radschuh {m}
baskı çarığı zinciri {i} [bas]die Radschuhkette {f}
baskı deseni {i} [bas]das Druckmuster {n}
baskı giderleri {ç} [bas]die Druckkosten {pl}
baskı görmeden {s} unbefangen {adj}
baskı grubu {i} die Lobby {f}
baskı grubu {i} die Machtgruppe {f}
baskı hatası {i} [bas]der Druckfehler {m}
baskı hatası {ç} [bas]die Korrigenda {pl}
baskı hatası olan kağıt {i} [bas]die Makulatur {f}
baskı hissi {i} das Druckgefühl {n}
baskı için edit etme {i} die Druckaufbereitung {f}
baskı işi {i} die Druckerarbeit {f}
baskı işleri yapan işyeri {i} die Druckerei {f}
baskı izni {i} die Druckerlaubnis {f}
baskı kağıdı {i} das Druckpapier {n}
baskı kalenderi {i} der Prägekalander {m}
baskı kalıbı {i} [bas]der Model {m}
baskı kalıbı {i} [bas]die Stereotypie {f}
baskı karakterleri {ç} [bas]die Drucktypen {pl}
baskı keskinliği {i} [bas]die Druckschärfe {f}
baskı makinesi {i} [bas]die Druckerpresse {f}
baskı makinesi {i} [bas]die Druckmaschine {f}
baskı makinesi {i} [bas]die Presse {f}
baskı masası {i} [bas]der Drucktisch {m}
baskı metodu {i} [bas]das Druckverfahren {n}
baskı mürekkebi {i} [bas]die Druckfarbe {f}
baskı mürekkebi {i} [bas]die Kopiertinte {f}
baskı netliği {i} [bas]die Druckschärfe {f}
baskı patı {i} [bas]der Drucksatz {m}
baskı provası {i} [bas]die Druckprobe {f}
baskı rengi {i} [bas]die Druckfarbe {f}
baskı şablonu {i} [bas]die Druckschablone {f}
baskı silindiri {i} die Druckwalze {f}
baskı silindiri {i} [tek]der Druckzylinder {m}
baskı sonucu {s} zwanghaft {adj}
baskı tekniği {i} [bas]die Drucktechnik {f}
baskı teknolojisi {i} [bas]die Drucktechnik {f}
baskı yaparak çalıştırmak {v} hetzen {v}
baskı yapmak {fi} [bas]ausgeben {v}
baskı yapmak {fi} jemanden unter Druck setzen {v}
baskı yapmak {v} tyrannisieren {v}
baskı yapmak {fi} unterdrücken {v}
baskı yapmak {fi} zusetzen {v}
baskı yardımcı maddesi {i} [bas]das Druckereihilfsmittel {n}
baskı yazısı {i} [bas]die Druckschrift {f}
Indirekte Treffer
alt baskı {i} der Vordruck {m}
altın baskı {i} der Golddruck {m}
aşırı baskı {i} der Überdruck {m}
askeri baskı {i} [ask]die Militärherrschaft {f}
baskı altına alıcı {s} repressiv {adj}
baskı altına alma {i} die Unterdrückung {f}
baskı altında kalmadan {s} zwanglos {adj}
baskı altında kalmadan {s} vorurteilslos {adj}
baskı altında kalmadan {s} vorurteilsfrei {adj}
baskı altında kalmadan {s} unbeeinflusst {adj}
baskı altında tutma {i} die Repression {f}
baskı altında tutmak {v} unterdrücken {v}
baskı altında tutmak {v} tyrannisieren {v}
baskı altında tutmak {v} erpressen {v}
baskı altında tutulan {mf} Verfolgte {mf}
baskı arabası {i} [bas]der Drucktischwagen {m}
baskı aracı {i} [bas]das Druckmittel {n}
baskı blanketi {i} [bas]das Drucktuch {n}
baskı bloğu {i} [bas]die Druckform {f}
baskı bloğu {i} [bas]der Druckmodel {m}
baskı boyası {i} [bas]die Druckfarbe {f}
baskı çarığı {i} [bas]der Radschuh {m}
baskı çarığı zinciri {i} [bas]die Radschuhkette {f}
baskı deseni {i} [bas]das Druckmuster {n}
baskı giderleri {ç} [bas]die Druckkosten {pl}
baskı görmeden {s} unbefangen {adj}
baskı grubu {i} die Machtgruppe {f}
baskı grubu {i} die Lobby {f}
baskı hatası {ç} [bas]die Korrigenda {pl}
baskı hatası {i} [bas]der Druckfehler {m}
baskı hatası olan kağıt {i} [bas]die Makulatur {f}
baskı hissi {i} das Druckgefühl {n}
baskı için edit etme {i} die Druckaufbereitung {f}
baskı işi {i} die Druckerarbeit {f}
baskı işleri yapan işyeri {i} die Druckerei {f}
baskı izni {i} die Druckerlaubnis {f}
baskı kağıdı {i} das Druckpapier {n}
baskı kalenderi {i} der Prägekalander {m}
baskı kalıbı {i} [bas]die Stereotypie {f}
baskı kalıbı {i} [bas]der Model {m}
baskı karakterleri {ç} [bas]die Drucktypen {pl}
baskı keskinliği {i} [bas]die Druckschärfe {f}
baskı makinesi {i} [bas]die Presse {f}
baskı makinesi {i} [bas]die Druckmaschine {f}
baskı makinesi {i} [bas]die Druckerpresse {f}
baskı masası {i} [bas]der Drucktisch {m}
baskı metodu {i} [bas]das Druckverfahren {n}
baskı mürekkebi {i} [bas]die Kopiertinte {f}
baskı mürekkebi {i} [bas]die Druckfarbe {f}
baskı netliği {i} [bas]die Druckschärfe {f}
baskı patı {i} [bas]der Drucksatz {m}
baskı provası {i} [bas]die Druckprobe {f}
baskı rengi {i} [bas]die Druckfarbe {f}
baskı şablonu {i} [bas]die Druckschablone {f}
baskı silindiri {i} [tek]der Druckzylinder {m}
baskı silindiri {i} die Druckwalze {f}
baskı sonucu {s} zwanghaft {adj}
baskı tekniği {i} [bas]die Drucktechnik {f}
baskı teknolojisi {i} [bas]die Drucktechnik {f}
baskı yaparak çalıştırmak {v} hetzen {v}
baskı yapmak {v} tyrannisieren {v}
baskı yapmak {fi} jemanden unter Druck setzen {v}
baskı yapmak {fi} [bas]ausgeben {v}