DeutschTürkisch 
Direkte Treffer
der Brand {m} aşk acısıyla yanma {i}
der Brand {m} aşk ateşi {i}
der Brand {m} gangren {i}
der Brand {m} güneş yakması {i}
der Brand {m} güneş yanığı {i}
der Brand {m} [Med.]kangren {i}
der Brand {m} ormanda yangın sonucu oluşan kel alan {i}
der Brand {m} sıcak damga {i}
der Brand {m} susama {i}
der Brand {m} susuzluk {i}
der Brand {m} tuğla pişme {i}
der Brand {m} yakıt {i}
der Brand {m} yangın {i}
der Brand {m} yanma {i}
Brand stiften {allg} yangın çıkarmak {allg}
brandaktuell {adj} çok güncel {s}
brandaktuell {adj} çok yeni haber {s}
brandaktuell {adj} sıcağı sıcağına {s}
der Brandanschlag {m} ateşe verme {i}
der Brandanschlag {m} kundaklama {i}
die Brandbinde {f} yanık sargısı {i}
die Brandbinde {f} yanık tedavisinde kullanılan gazlı bez {i}
die Brandblase {f} yanık kabarcığı {i}
die Brandblase {f} yanık kabarcığı {i}
die Brandblase {f} yanık sonucu oluşmuş kabarcık {i}
die Brandbombe {f} yangın bombası {i}
der Brandbrief {m} acil yardım isteği içeren mektup {i}
der Brandbrief {m} yangın çıkarma tehditli mektup {i}
der Branddamm {m} yangın barajı {i}
der Branddirektor {m} itfaiye amiri {i}
brandeilig {adj} acil {s}
brandeilig {adj} çok acele {s}
brandeilig {adj} ivedi {s}
das Brandeisen {n} damga {i}
das Brandeisen {n} hayvana damga vurmada kullanılan demir kalıp {i}
branden {itr} kayalara çarparak kırılmak {itr}
das Brandenburg {n} Brandenburg {i}
die Brandente {f} [Zoo]kuşaklı ördek {i}
der Brander {m} [mil.]düşman gemisini yakmaya çalışan gemi {i}
die Brandfackel {f} yangın meşalesi {i}
das Brandfeld {n} yangın alanı {i}
das Brandfeld {n} yangın sahası {i}
brandfest {adj} yangına dayanıklı {s}
brandfest {adj} yanmaya dayanıklı {s}
brandfest {adj} yanmaz {s}
die Brandfläche {f} yangın sahası {i}
der Brandfleck {m} asitli arazi {i}
der Brandfuchs {m} [Zoo]kahverengi at {i}
der Brandfuchs {m} üniversitede ikinci sömestri okuyan öğrenci {i}
die Brandgans {f} [Zoo]karışık renkli kuzey Avrupa ördeği {i}
die Brandgans {f} [Zoo]kuşaklı ördek {i}
die Brandgasse {f} evlerin arasında yangını önlemek amacıyla bırakılmış aralık {i}
die Brandgasse {f} yangın önleme boşluğu {i}
die Brandgefahr {f} yangın tehlikesi {i}
brandgefährlich {adj} çok tehlikeli {s}
der Brandgeruch {m} yanık kokusu {i}
der Brandgeschoss {m} [mil.]havan atışı {i}
der Brandgiebel {m} yangına karşı yükseltilmiş çatı {i}
die Brandglocke {f} yangın çanı {i}
die Brandglocke {f} yangın zili {i}
das Brandgrab {n} yakılmış cesetlerin küllerinin konduğu mezar {i}
brandheiß {adj} çok aktüel olay veya haber {s}
brandheiß {adj} çok güncel {s}
brandheiß {adj} çok yeni haber {s}
brandheiß {adj} sıcağı sıcağına {s}
der Brandherd {m} yangın yeri {i}
der Brandherd {m} yangının çıktığı yer {i}
der Brandhirsch {m} [Zoo]kızılgeyik {i}
brandig {adj} [Bot.]hastalıklı {s}
brandig {adj} [Med.]kangrenli {s}
brandig {adj} ölmüş {s}
brandig {adj} [Med.]ölü hücre {s}
brandig {adj} yanık kokulu {s}
die Brandkasse {f} yangın sigortası {i}
die Brandkasse {f} yangın sigortası şirketi {i}
die Brandkatastrophe {f} yangın felaketi {i}
das Brandkraut {n} [Bot.]çalba {i}
die Brandkultur {f} yanmış veya kesilmiş ormanlık alanı tarla olarak kullanma {i}
der Brandleger {m} ateş yakan {i}
der Brandleger {m} kundakçı {i}
Indirekte Treffer
der Brand stiften {allg} yangın çıkarmak {allg}
den Brand löschen {allg} yangın söndürmek {allg}
den Brand löschen {allg} hararetini gidermek {allg}
den Brand löschen {allg} ateşi söndürmek {allg}
in Brand geraten {v} alev almak {fi}
in Brand geraten {v} tutuşmak {fi}
in Brand geraten {v} ateş almak {fi}
in Brand geraten {v} alevlenmek {fi}
in Brand stecken {v} kundaklamak {fi}
in Brand stecken {v} ateşe vermek {fi}
in Brand stecken {v} tutuşturmak {fi}