DeutschTürkisch 
Direkte Treffer
die Hast {f} telaş {i}
die Hast {f} acele {i}
hast du gehört {allg} duydun mu? {allg}
hast du Geschwister {allg} kardeşin var mı? {allg}
Hast du sie noch alle? {allg} [Redw.]Kafayı yedin? {allg}
hast du sonst noch irgendwo Schmerzen? {allg} başka sıkıntın var mı? {allg}
hasten {itr} acele etmek {itr}
hasten {itr} elini çabuk tutmak {itr}
hastig {a} aceleci {a}
hastig {adj} aceleli {s}
hastig {adv} aceleyle {adv}
hastig {adv} alelacele {adv}
hastig {adj} telaşlı {s}
die Hastigkeit {f} acele içinde {i}
die Hastigkeit {f} ivedi {i}
Indirekte Treffer
die du hast gut reden {allg} söylemesi kolay sen bunun ne kadar zor olduğunu anlamıyorsun {allg}
du hast ja nichts gesagt {allg} bir şey demedin ki {allg}
du hast Recht {allg} [Redw.]Haklısın {allg}
du hast wohl einen Knall {allg} delirdin mi? {allg}
du hast wohl einen Knall {allg} delirdin mi {allg}
du hast wohl einen Knall {allg} aklını kaçırdın? {allg}
du hast wohl einen Knall? {allg} delirdin mi? {allg}
du hast wohl einen Knall? {allg} aklını kaçırdın? {allg}
du hast wohl einen Stich {allg} aklını oynattın! {allg}
du hast wohl keine Ohren? {allg} sağır mısın? {allg}
hast du gehört {allg} duydun mu? {allg}
hast du Geschwister {allg} kardeşin var mı? {allg}
Hast du sie noch alle? {allg} [Redw.]Kafayı yedin? {allg}
hast du sonst noch irgendwo Schmerzen? {allg} başka sıkıntın var mı? {allg}
in Hast {adv} aceleyle {adv}
in Hast {adv} telaş içinde {adv}
in Hast {adv} acele içinde {adv}
in Hast {adv} telaşla {adv}
spare in der Zeit, so hast du in der Not {allg} sakla samanı {allg}
spare in der Zeit, so hast du in der Not {allg} gelir zamanı! {allg}
was hast du denn {allg} neyin var? {allg}
wo hast du das her {allg} bunu nereden buldun {allg}