TürkischDeutsch 
Direkte Treffer
kolu olmayan {s} armlos {adj}
kolu sıvamak {fi} aufkrempeln {v}
kolumbaryum {i} [kim]das Columbarium {n}
kolun üst kısmı {i} [anat]der Oberarm {m}
koluna girmek {fi} einhaken {v}
koluna girmek {fi} einhängen {v}
koluna girmek {fi} unterfassen {v}
koluna girmek {fi} unterhaken {v}
kolunu geriye sıvamak {fi} zurückstreifen {v}
kolunu kırmak {allg} brechen {allg}
Indirekte Treffer
açı kolu çapı {i} der Schenkeldurchmesser {m}
ahtapot kolu {i} [hayb]der Fangarm {m}
alçak basınç krank kolu {i} die Niederdruckschubstange {f}
alçak basınç krank kolu {i} die Niederdruckkolbenstange {f}
Alman Sosyal Demokrat Partisi'nin gençlik kolu üyesi {i} der Jungsozialist {m}
anahtar kolu {i} der Schalthebel {m}
avara kolu {i} [tek]der Ausrückhebe {m}
avara kolu {i} [tek]die Auslösevorrichtung {f}
avcı kolu {i} [ask]der Schwarm {m}
ayar tanzim kolu {i} der Regulierhebel {m}
birinin sağ kolu olmak {allg} jemandes rechte Hand sein {allg}
çalıştırma kolu {i} [tek]die Treibstange {f}
çark kolu {i} der Radarm {m}
çekme kolu {i} [demy]der Zug {m}
çevirme kolu {i} die Handkurbel {f}
çevirme kolu {i} die Andrehkurbel {f}
dağ kolu {i} der Gebirgsstock {m}
değnek kolu {i} der Kragarm {m}
deklanşör kolu {i} [fot]der Auslösehebel {m}
demir kolu {i} der Ankerarm {m}
denge kolu {i} [oto]die Koppelstange {f}
devre anahtar kolu {i} [elek]der Schalthebel {m}
direksiyon kolu {i} der Lenkhebel {m}
dirsek kolu {i} [tek]der Kurbelarm {m}
dirsek kolu {i} die Seitenlehne {f}
dirsekli çalıştırma kolu {i} [tek]die Anwurfkurbel {f}
dümen kolu {i} der Steuerhebel {m}
dümen kolu {i} [den]die Ruderpinne {f}
durdurma kolu {i} der Abstellhebel {m}
eksantrik kolu {i} [tek]die Exzenterstange {f}
elbise kolu {i} der Ärmel {m}
elbise kolu {i} der Arm {m}
eli kolu bağlı olmak {allg} jemandem sind die Hände gebunden {allg}
fren kolu {i} der Bremshebel {m}
gaz kolu {i} der Gashebel {m}
geç ateşleme kolu {i} der Spätzündhebel {m}
gençlik kolu {i} die Jugendorganisation {f}
hareket kolu {i} die Andrehkurbel {f}
hareket kolu {i} [tek]die Treibstange {f}
hareket kolu {i} der Anlasshebel {m}
kolu {i} das Gewerbe {n}
kolu {i} der Gewerbezweig {m}
ırmak kolu {i} der Flussarm {m}
kabarık elbise kolu {i} der Puffärmel {m}
kalem kolu {i} der Schreibhebel {m}
kapı kolu {i} der Türgriff {m}
kapı kolu {i} der Dreher {m}
kavrama kolu {i} [tek]der Kupplungshebel {m}
kayık dümen kolu {i} [den]die Pinne {f}
kerpeten kolu {i} [anat]der Schenkel {m}
keşif kolu {i} [ask]der Aufklärer {m}
keşif kolu {i} [ask]der Spähtrupp {m}
keşif kolu {i} [ask]die Patrouille {f}
kış kolu {allg} Schwarze Nießwurz {allg}
kış kolu {i} der Nießwurz {m}
kolu olmayan {s} armlos {adj}
kolu sıvamak {fi} aufkrempeln {v}
krank kolu {i} [tek]die Pleuelstange {f}
krank kolu {i} [tek]der Pleuel {m}
krank kolu {i} [tek]die Kurbelstange {f}
krank kolu {i} [tek]der Kurbelarm {m}
krank kolu başı {i} der Schubstangenkopf {m}
krank kolu gövdesi {i} die Schubstangenschaft {f}
krank kolu pimi {i} der Schubstangenzapfen {m}
krank kolu pimi {i} der Schubstangenbolzen {m}
krank kolu yatağı {i} der Schubstangenlager {m}
kuman kolu {i} der Steuerungshebel {m}
kumanda kolu {i} der Steuerknüppel {m}
kumanda kolu {i} [tek]der Schalthebel {m}
kumanda kolu {i} der Knüppel {m}
makas kolu {i} [anat]der Schenkel {m}
manevra kolu {i} der Steuerungshebel {m}
manevra mekanizma kolu {i} die Steuerstange {f}
manivela kolu {i} der Hebelarm {m}
matkap kolu {i} die Bohrkurbel {f}
meslek kolu {i} das Fach {n}
mıknatıslı disk erişim kolu {i} der Zugriffsarm {m}
muvazene kolu {i} der Stabilitätshebelarm {m}
nehir kolu {i} der Arm {m}
nehir kolu {i} [coğ]der Zufluss {m}