TürkischDeutsch 
Direkte Treffer
ülkenin eğitim yapısı {i} die Einheitsschule {f}
ülkenin tarafı {i} das Landesinnere {n}
ülkenin içi {i} das Landesinnere {n}
ülkenin içine doğru {adv} Landeinwärts {adv}
ülkenin sahip olduğu akarsu ve göller {ç} die Binnengewässer {pl}
ülkenin sınırları {i} die Landesgrenze {f}
ülkenin toprağı {i} das Territorium {n}
ülkenin üzerine çöken felaket {i} die Landplage {f}
Indirekte Treffer
başka bir ülkenin toprağına zorla girmek {i} das Einfallstor {n}
bayrakta kullanılan ülkenin sembolü olan renkler {ç} die Nationalfarben {pl}
bir ülkenin {i} die Klassik {f}
bir ülkenin kara suları {i} die Hoheitsgewässer {f}
bir ülkenin karasuları {i} das Küstengewässer {n}
bir ülkenin ulusal bayrağının renkleri {ç} die Staatsfarben {pl}
bir ülkenin yasalarının yalnızca o ülke içindeki olaylarda uygulanabilinir olması durumu {i} [huk]das Territorialitätsprinzip {n}
bir ülkenin yerli halkı {i} der Inländer {m}
bu ülkenin evlatları {allg} die Söhne dieses Landes {allg}
dünya piyasasında bir ürün için bir ülkenin arz eğrisi {allg} Angebotskurve eines Landes für ein Gut auf dem Weltmarkt {allg}
hiçbir ülkenin vatandaşlığına sahip olmayan {s} heimatlos {adj}
hiçbir ülkenin vatandaşlığına tabi değil {s} heimlos {adj}
müttefik ülkenin savaşan devlete yaptığı parasal yardım {ç} die Subsidien {pl}
ülkenin eğitim yapısı {i} die Einheitsschule {f}
ülkenin tarafı {i} das Landesinnere {n}
ülkenin içi {i} das Landesinnere {n}
ülkenin içine doğru {adv} Landeinwärts {adv}
ülkenin sahip olduğu akarsu ve göller {ç} die Binnengewässer {pl}
ülkenin sınırları {i} die Landesgrenze {f}
ülkenin toprağı {i} das Territorium {n}
ülkenin üzerine çöken felaket {i} die Landplage {f}