DeutschTürkisch 
Direkte Treffer
der Bock {m} [Zoo]ağaç böceği {i}
der Bock {m} at arabası sürücünün oturduğu yer {i}
der Bock {m} ayaklık {i}
der Bock {m} beceriksiz herif {i}
der Bock {m} [Sp]beygir {i}
der Bock {m} dik kafalı {i}
der Bock {m} erkek keçi {i}
der Bock {m} hata {i}
der Bock {m} inatçı {i}
der Bock {m} [Zoo]koç {i}
der Bock {m} sehpa {i}
der Bock {m} [Zoo]teke {i}
der Bock {m} yanlış {i}
das Bock {n} yüksek alkollü bira {i}
der Bock {m} yüksek tabure {i}
der Bock {m} zampara {i}
Bock haben auf etw. (argo) {v} bir şeye istekli olmak {fi}
Bock machen {allg} ayakları üzerinde durup eğilerek atlama beygiri durumu almak {allg}
Bock machen {allg} eğilmek {allg}
Bock schießen {allg} hata yapmak {allg}
Bock schießen {allg} yanlışlık yapmak {allg}
bockbeinig {adj} dik kafalı {s}
bockbeinig {adj} hırçın {s}
bockbeinig {adj} inatçı {s}
die Bockbeinigkeit {f} dik kafalılık {i}
die Bockbeinigkeit {f} hırçınlık {i}
die Bockbeinigkeit {f} inatçılık {i}
das Bockbier {n} yüksek alkollü bira {i}
das Böckchen {n} [Zoo]küçük antilop {i}
das Böckchen {n} [Zoo]oğlak {i}
bocken {itr} cinsel ilişkide bulunmak {itr}
bocken {itr} doğru çalışmamak {itr}
bocken {itr} inat etmek {itr}
bocken {itr} inatçılık etmek {itr}
bocken {itr} kafa almak {itr}
bocken {itr} kızışmak {itr}
bocken {itr} şaha kalkmak {itr}
bocken {itr} şahlanmak {itr}
bocken {itr} toslamak {itr}
bockig {adj} dik kafalı {s}
bockig {adj} hırçın {s}
bockig {adj} inatçı {s}
bockig sein {allg} dikkafalı olmak {allg}
bockig sein {allg} inatçı olmak {allg}
bockig sein {allg} söz anlamaz olmak {allg}
das Bockkitz {n} [Zoo]erkek yavru karaca {i}
der Bockkran {m} sehpa vinci {i}
das Böcklein {n} [Zoo]oğlak {i}
der Bockleiter {m} çifte merdiven {i}
der Bockmist {m} aptalca hata {i}
der Bockmist {m} büyük hata {i}
der Bocksbart {m} iskorçina {i}
der Bocksbart {m} keçi sakalı {i}
der Bocksbart {m} sarı iskorçina {i}
der Bocksbart {m} [Foto]yabani iskorçina {i}
der Bocksbeutel {m} karnı geniş şarap şişesi {i}
der Bocksbeutelwein {m} karnı geniş şarap şişesine doldurulmuş şarap {i}
der Bocksdorn {m} astragal {i}
der Bocksdorn {m} geven {i}
der Bocksdorn {m} [Bot.]iskorçina {i}
der Bocksdorn {m} keven {i}
der Bocksdorn {m} kitre {i}
der Bocksdorn {m} [Bot.]sakızotu {i}
der Bocksdorn {m} tavşancıl tırnağı {i}
der Bocksdorn {m} zamk {i}
der Bocksdorn {m} [Bot.]zamkağacı {i}
der Böckser {m} hidrosülfürik asit kokan şarap {i}
das Bockshorn {n} [Bot.]keçi boynuzu {i}
der Bockshornklee {m} buyotu {i}
der Bockshornklee {m} [Bot.]çemen {i}
der Bockshornklee {m} çemenotu {i}
der Bockshornklee {m} [Bot.]kokulu yonca {i}
das Bockspringen {n} [Sp]beygirden atlama {i}
das Bockspringen {n} [Sp]birdirbir oynama {i}
der Bocksprung {m} ani sıçrama hareketi {i}
bocksteif {adj} kazık gibi {s}
der Bockstriller {m} [Mus]hatalı ses titretimi {i}
die Bockwurst {f} haşlanarak yenen bir sosis cinsi {i}
Indirekte Treffer
die Bock haben auf etw. (argo) {v} bir şeye istekli olmak {fi}
Bock machen {allg} ayakları üzerinde durup eğilerek atlama beygiri durumu almak {allg}
Bock machen {allg} eğilmek {allg}
Bock schießen {allg} yanlışlık yapmak {allg}
Bock schießen {allg} hata yapmak {allg}
den Bock zum Gärtner machen {allg} kurda kuzu emanet etmek {allg}
den Bock zum Gärtner machen {allg} kurda kuzu ısmarlamak {allg}
einen Bock schießen {allg} pot kırmak {allg}
einen Bock schießen {allg} gaf yapmak {allg}
einen Bock schießen {allg} bir hata yapmak {allg}
einen Bock schießen {allg} baltayı taşa vurmak {allg}