DeutschTürkisch 
Direkte Treffer
die Schnüffelei {f} rahatsız edecek kadar koklama {i}
schnüffeln {itr} ajanlık yapmak {itr}
schnüffeln {v} burnunu çekmek {fi}
schnüffeln {itr} casusluk etmek {itr}
schnüffeln {itr} her şeye burnunu sokmak {itr}
schnüffeln {itr} koklamak {itr}
der Schnüffler {m} ajan {i}
der Schnüffler {m} casus {i}
der Schnüffler {m} hafiye {i}
der Schnüffler {m} her şeye burnunu sokan kimse {i}
die Schnüfflerin {f} ajan {i}
die Schnüfflerin {f} casus {i}
der Schnuller {m} emzik {i}
der Schnuller {m} yalancı meme {i}
die Schnulze {f} aşırı duygusal film {i}
schnulzig {adj} acılı {s}
schnulzig {adj} gözyaşı dolu {s}
Schnupfen {itr} burnunu çekmek {itr}
der Schnupfen {m} [Med.]nezle {i}
Schnupfen bekommen {allg} nezle olmak {allg}
der Schnupfer {m} enfiye bağımlısı {i}
der Schnupfer {m} enfiye tiryakisi {i}
der Schnupftabak {m} enfiye {i}
die Schnupftabakdose {f} enfiye kutusu {i}
die Schnuppe {f} akanyıldız {i}
schnuppe {adj} beş para etmez {s}
schnuppe {adj} değersiz {s}
schnuppe {adj} önemsiz {s}
Schnupper- {allg} [Sprachw]deneme {allg}
der Schnupperkurs {m} deneme dersi {i}
schnuppern {itr} koklamak {itr}
schnuppern {itr} kokusunu almak {itr}
die Schnur {f} bağ {i}
die Schnur {f} elbise kenar şeridi {i}
die Schnur {f} ip {i}
die Schnur {f} kordon {i}
die Schnur {f} sicim {i}
die Schnur {f} urgan {i}
das Schnürband {n} ayakkabı bağcığı {i}
der Schnürboden {m} [Theat]sahne üst kısmı {i}
das Schnürchen {n} ince kordon {i}
das Schnürchen {n} ince şerit {i}
schnüren {v} iple bağlamak {v}
schnurgerade {adj} doğrudan {s}
schnurgerade {adj} dosdoğru {s}
schnurgerade {adj} dümdüz {s}
schnurgerade {adj} hiç sapmadan {s}
schnurgerade {adj} ip gibi {s}
schnurgerader Weg {allg} dümdüz yol {allg}
schnurgerader Weg {allg} ip gibi yol {allg}
die Schnurkeramik {f} ipli seramik {i}
der Schnurlauf {m} oluklu çark {i}
der Schnurlauf {m} oluklu ip {i}
schnurlos {a} kablosuz {a}
schnurlos {adj} kordonsuz {s}
der Schnurrbart {m} bıyık {i}
schnurrbärtig {adj} bıyıklı {s}
die Schnurre {f} eğlenceli hikaye {i}
die Schnurre {f} güldürü {i}
die Schnurre {f} kepazelik {i}
die Schnurre {f} komedi {i}
die Schnurre {f} latife {i}
die Schnurre {f} maskaralık {i}
die Schnurre {f} şaka {i}
schnurren {v} gıcırdamak {fi}
schnurren {itr} kapı gıcırdaması {itr}
schnurren {itr} kedi mırıldanması {itr}
schnurren {v} mırıldamak {fi}
schnurren {v} vızıldamak {fi}
die Schnurrhaare {pl} [anat.]kedi bıyığı {ç}
der Schnürriemen {m} ayakkabı bağcığı {i}
schnurrig {adj} acayip {s}
schnurrig {adj} eğlenceli {s}
schnurrig {adj} garip {s}
schnurrig {adj} güldürücü {s}
schnurrig {adj} komik {s}
schnurrig {adj} tuhaf {s}
die Schnurscheibe {f} oluklu makara {i}
der Schnürschuh {m} bağlı kundura {i}
der Schnürsenkel {m} ayakkabı bağcığı {i}