DeutschTürkisch 
Direkte Treffer
die Kürze {f} kısalık {i}
kurze Frist {allg} kısa süre {allg}
kurze Haare {allg} kısa saç {allg}
kurze Mitteilung {allg} kısa not {allg}
kurze Silbe {allg} [Sprachw]kısa seslem {allg}
kurze Welle {allg} kısa dalga {allg}
das Kürzel {n} kısa {i}
das Kürzel {n} özel işaret {i}
das Kürzel {n} stenografi {i}
kürzen {v} azalmak {fi}
kürzen {v} azaltmak {v}
kürzen {v} indirgemek {fi}
kürzen {v} [mat]kesiri indirgemek {v}
kürzen {v} kesmek {fi}
kürzen {v} kısaltmak {v}
kürzen {v} kısmak {v}
kürzen {v} küçültmek {v}
kürzen {v} sadeleştirmek {v}
kürzer {adj} daha kısa {s}
kurzer Bericht {allg} icmal {allg}
kurzer Bericht {allg} özet {allg}
kürzer machen {v} kasmak {fi}
kürzer machen {v} kısaltmak {fi}
kürzer machen {v} küçültmek {fi}
kurzer Rock {allg} kısa etek {allg}
kurzer Rock {allg} mini etek {allg}
kurzerhand {adv} doğrudan doğruya {adv}
kurzerhand {adv} kestirmeden {adv}
kurzerhand {a} tereddüt etmeden {a}
kurzerhand {adv} tereddütsüz {adv}
Indirekte Treffer
auf kurze Sicht {allg} kısa vadeli {allg}
auf kurze Zeit {allg} kısa bir süre için {allg}
für kurze Zeit {allg} kısa bir süre için {allg}
in der Kürze liegt Würze {allg} az olsun öz olsun! {allg}
in Kürze {allg} yakınlarda {allg}
in Kürze {allg} kısaca {allg}
Kürze {f} kısalık {i}
die kurze Frist {allg} kısa süre {allg}
kurze Haare {allg} kısa saç {allg}
kurze Mitteilung {allg} kısa not {allg}
kurze Silbe {allg} [Sprachw]kısa seslem {allg}
kurze Welle {allg} kısa dalga {allg}
Lügen haben kurze Beine {allg} Yalancının mumu yatsıya kadar yanar {allg}