DeutschTürkisch 
Direkte Treffer
das Duschbad {n} duş alma {i}
das Duschbad {n} duş yapma {i}
das Duschbad {n} duşlu banyo {i}
die Dusche {f} duş {i}
Dusche nehmen {allg} duş almak {allg}
duschen {v} banyo yapmak {fi}
duschen {itr} duş almak {itr}
duschen {itr} duş yapmak {itr}
duschen {allg} duş yapmak {allg}
duschen {allg} duşa girmek {allg}
das Duschgel {n} duş jeli {i}
das Duschgel {n} duş jölesi {i}
der Duschhocker {m} duş taburesi {i}
die Duschkabine {f} duş kabini {i}
die Duschkabine {f} [Tec]duşakabin {i}
die Duschmilch {f} duş sütü {i}
das Duschöl {n} duş yağı {i}
der Duschvorhang {m} duş perdesi {i}
die Düse {f} [Tec]ağız {i}
die Düse {f} Jet {i}
die Düse {f} [Tec]kanal {i}
die Düse {f} memba {i}
die Düse {f} [Tec]meme {i}
die Düse {f} [Tec]üfleç {i}
der Dusel {m} mahmurluk {i}
der Dusel {m} şans {i}
der Dusel {m} sarhoşluk {i}
der Dusel {m} sersemlik {i}
der Dusel {m} talih {i}
der Dusel {m} uyku sersemliği {i}
der Dusel {m} uyuşukluk {i}
Dusel haben {allg} şansı yaver gitmek {allg}
die Duselei {f} dalgınlık {i}
die Duselei {f} düşüncesizce hareket {i}
die Duselei {f} sersemlik {i}
die Duselei {f} uyuklama {i}
duselig {adj} dalgın {s}
duselig {adj} mahmur {s}
duselig {adj} sarhoş {s}
duselig {adj} sersem {s}
duselig {adj} uyku sersemi {s}
duselig {adj} uyuklayan {s}
duseln {itr} başı dönmek {itr}
duseln {itr} sersemlemek {itr}
duseln {itr} uyuklamak {itr}
duseln {itr} yarı uykulu olmak {itr}
der Düsenantrieb {m} Jet {i}
der Düsenantrieb {m} jet tahriki {i}
das Düsenflugzeug {n} Jet {i}
das Düsenflugzeug {n} jet uçağı {i}
düsengefärbt {adv} [Chem.]çözelti halindeyken boyanmış {adv}
der Düsenjäger {m} jet avcı uçağı {i}
der Düsenmesser {m} [Tec]meme sayacı {i}
der Düsenregler {m} hava regülatörü {i}
das Düsentriebwerk {n} jet motoru {i}
der Dussel {m} ahmak {i}
der Dussel {m} alık {i}
der Dussel {m} aptal {i}
der Dussel {m} avanak {i}
der Dussel {m} bön {i}
der Dussel {m} gerzek {i}
der Dussel {m} kalın kafa {i}
der Dussel {m} mankafa {i}
dusselig {adj} ahmak {s}
dusselig {adj} aptal {s}
dusselig {adj} gerzek {s}
dusselig {adj} hantal {s}
das Düster {n} acı verici {i}
düster {adj} acılı {s}
düster {adj} bezgin {s}
düster {adj} bulanık {s}
das Düster {n} bulanıklık {i}
düster {adj} çok kötü {s}
das Düster {n} elem {i}
düster {adj} elemli {s}
düster {adj} endişe verici {s}
das Düster {n} hüzün {i}
düster {adj} hüzünlü {s}
das Düster {n} karanlık {i}
düster {adj} kasvetli {s}