DeutschTürkisch 
Direkte Treffer
verheddern {allg} birbirine dolanmak {allg}
verheddern {v} karıştırmak {v}
verheddern {v} karmakarışık etmek {v}
verheddern {v} karman çorman etmek {v}
verheeren {v} altüst etmek {v}
verheeren {v} harabeye çevirmek {v}
verheeren {v} harap etmek {fi}
verheeren {v} kırıp geçirmek {v}
verheeren {v} mahfetmek {fi}
verheeren {v} yakıp yıkmak {fi}
verheerend {adj} çok çirkin {s}
verheerend {adj} çok fena {s}
verheerend {adj} feci {s}
verheerend {adj} korkunç {s}
verheerend {adj} müthiş {s}
verheerend {a} yıkıcı {a}
die Verheerung {f} harap etme {i}
die Verheerung {f} tahrip {i}
die Verheerung {f} viran etme {i}
die Verheerung {f} yakıp yıkma {i}
verhehlen {v} gizlemek {v}
verhehlen {v} örtbas etmek {v}
verhehlen {v} saklamak {v}
verheilen {v} iyileşmek {fi}
verheilen {itr} [Med.]iyileşmesi {itr}
verheilen {v} kapanmak {fi}
verheilen {itr} [Med.]kapanması {itr}
verheilen {itr} [Med.]yaranın geçmesi {itr}
verheilt {adj} iyileşmiş {s}
verheilt {adj} kapanmış {s}
verheimlichen {v} belli etmemek {v}
verheimlichen {v} çaktırmamak {v}
verheimlichen {v} gizlemek {v}
verheimlichen {v} örtbas etmek {v}
verheimlichen {v} saklamak {v}
die Verheimlichung {f} gizleme {i}
die Verheimlichung {f} örtbas etme {i}
die Verheimlichung {f} saklama {i}
verheiraten {v} başgöz etmek {v}
verheiraten {v} birisini evlendirmek {v}
verheiratet {adj} evli {s}
verheiratet {a} nikahlı {a}
die Verheiratung {f} evlenme {i}
die Verheiratung {f} evlilik {i}
verheißen {v} müjdelemek {v}
verheißen {v} söz vermek {v}
verheißen {v} vaat etmek {fi}
die Verheißung {f} müjdeleme {i}
die Verheißung {f} söz verme {i}
verheißungsvoll {adj} ümit uyandırıcı {s}
verheißungsvoll {adj} vaadedici {s}
verheizen {v} ısınma amaçlı kullanmak {v}
verheizen {v} kurban etmek {v}
verhelfen {itr} desteklemek {itr}
verhelfen {itr} yardım etmek {itr}
verhelfen {v} yardımcı olmak {fi}
verherrlichen {v} büyültmek {fi}
verherrlichen {v} göklere çıkarmak {v}
verherrlichen {v} övmek {fi}
verherrlichen {v} ululamak {fi}
verherrlichen {v} yüceltmek {v}
verherrlichen {v} ilahlaştırmak {v}
der Verherrlichter {m} [Rel.]Muhammed {i}
der Verherrlichter {m} [Rel.]Muhammet {i}
die Verherrlichung {f} büyültme {i}
die Verherrlichung {f} göklere çıkarma {i}
die Verherrlichung {f} övme {i}
die Verherrlichung {f} yüceltme {i}
verhetzen {v} doldurmak {v}
verhetzen {v} gaza getirmek {v}
verhetzen {v} kışkırtmak {v}
verhetzen {v} tahrik etmek {v}
die Verhetzung {f} doldurma {i}
die Verhetzung {f} dolduruşa gelme {i}
die Verhetzung {f} gaz verme {i}
die Verhetzung {f} gaza gelme {i}
die Verhetzung {f} kışkırtılma {i}
die Verhetzung {f} kışkırtma {i}
die Verhetzung {f} tahrik {i}
die Verhetzung {f} tahrik edilme {i}