TürkischDeutsch 
Direkte Treffer
gülünç {i} [hayb]der Affe {m}
gülünç {s} affig {adj}
gülünç {s} burlesk {adj}
gülünç {s} gespässig {adj}
gülünç {a} grotesk {a}
gülünç {s} komisch {adj}
gülünç {s} lächerlich {adj}
gülünç {s} lachhaft {adj}
gülünç {s} lappig {adj}
gülünç {s} läppisch {adj}
gülünç {s} spasshaft {adj}
gülünç {s} spassig {adj}
gülünç {s} ulkig {adj}
gülünç {i} die Unannehmlichkeit {f}
gülünç {a} unterhaltsam {a}
gülünç bulmak {v} belachen {v}
gülünç durum {i} die Blamage {f}
gülünç duruma düşme {i} die Blamage {f}
gülünç duruma düşmek {allg} lächerlich machen {allg}
gülünç duruma düşürmek {v} blamieren {v}
gülünç duruma düşürmek {fi} veralbern {v}
gülünç duruma düşürmek {fi} veräppeln {v}
gülünç duruma düşürmek {v} verhöhnen {v}
gülünç hareket {i} der Schwabenstreich {m}
gülünç ifade {i} die Stilblüte {f}
gülünç olmak {allg} zum Gespött machen {allg}
gülünç şey {i} die Komik {f}
gülünçleme {i} die Parodie {f}
gülünçleme {i} [ed]die Travestie {f}
gülünçlük {i} die Burleske {f}
gülünçlük {i} die Lächerlichkeit {f}
Indirekte Treffer
birisini gülünç duruma düşürmek {allg} jdn lächerlich machen {allg}
birisini gülünç duruma düşürmek {v} deppen {v}
gülünç bulmak {v} belachen {v}
gülünç durum {i} die Blamage {f}
gülünç duruma düşme {i} die Blamage {f}
gülünç duruma düşmek {allg} lächerlich machen {allg}
gülünç duruma düşürmek {fi} veralbern {v}
gülünç duruma düşürmek {v} blamieren {v}
gülünç duruma düşürmek {v} verhöhnen {v}
gülünç duruma düşürmek {fi} veräppeln {v}
gülünç hareket {i} der Schwabenstreich {m}
gülünç ifade {i} die Stilblüte {f}
gülünç olmak {allg} zum Gespött machen {allg}
gülünç şey {i} die Komik {f}