TürkischDeutsch 
Direkte Treffer
kızartılmış {s} gebacken {adj}
kızartılmış {s} gebraten {adj}
kızartılmış {s} geröstet {adj}
kızartılmış balık {i} der Backfisch {m}
kızartılmış balık {i} der Bratenfisch {m}
kızartılmış elma {i} der Bratapfel {m}
Indirekte Treffer
güneşte kızartılmış meyve {i} das Backobst {n}
iyice kızartılmış {s} braun gebraten {adj}
kızartılmış balık {i} der Bratenfisch {m}
kızartılmış balık {i} der Backfisch {m}
kızartılmış elma {i} der Bratapfel {m}
sirkeye yatırıldıktan sonra kızartılmış sığır eti {i} der Sauerbraten {m}
tavada yağsız olarak kızartılmış patates {ç} die Röstkartoffeln {pl}
yağda kızartılmış un {i} die Einbrenne {f}